Telefon çalıyor anne,biliyorum şekerlemenin tam ortasındasın ikimizi birlikte taşıdığın için bugün oldukça yorgun düştün.Ben uyanığım ama sen birazcık daha uyu diye tekmelemedim seni.Eminim babam arıyordur,işten çıkış saati-ne lazım hayatım diye soracak birazdan.Evet hareketlendik,biliyorum anne benimle beraberken kalkabilmen oldukça zor ama vaktimiz daraldı buna emin olabilirsin.Açıkçası yüzünü oldukça merak ediyorum,tabi babamı da.Bana sürekli güven vererek konuşan genlerimin parçalarını puzzle tamamlar gibi üç boyutta göreceğim an için sabırsızlanıyorum.Burada senin güvenli vücudunda oldukça rahatım ama dokuz ay oldu be anne,artık dünyayı görmeme izin verme zamanın geldi,seni biraz zorlayacağım yakında ama değecek merak etme ...Ahh,işte tam tahmin ettiğim gibi babam yolda umarım dondurma almıştır,yemekten sonra iyi gider.
8 gün sonra
Sanırım 10 günlük rutin süreyi tamamlayamayacağım anne,içerisi gün geçtikçe sıkıcı olmaya başladı sanki bir güç beni dünyaya çekiyor.O nedenle şu an uyusanda seni ve babamı biraz telaşlandırmak zorundayım.Evet,başlıyoruz.Sıkı bir penaltı vuruşu yapmalıyım.Annemi uyandırmayı başarmalıyım.Dışarda heyecan dorukta.Babam annemi derin nefes alıp vermesi konusunda oldukça destekliyor,hatta babam bu potansiyelle neredeyse beni doğuracak.İçinde bulunduğum su haznesi oldukça azaldı,muhtemelen iri bir dalga olarak karaya vuracağım.İt anne,it beni...
Hey,ne çok ışık var dışarıda.Bu bayan doktorumuz olmalı,onu sesinden tanıyorum.Anne,ne kadar güzelsin.Seni yorduğum için çok üzgünüm ama buna değeceğini söylemiştim.Kucaklaşma vakti ama ama neden ağlıyorsun sanırım benden rol çalıyorsun anne.Ortalığı inletsem iyi olacak,beraber ağlayalım nasılsa ömür boyu birlikte güleceğiz.Yıkanma ve giyinme faslından sonra görüşürüz anne.Küvez oldukça sıkıcı bir mekan daha biraz önce bir kabinden kurtulmuşken,diğerine adapte olmak istemiyorum umarım kısa sürer.Camekanın arkasından bana hayran hayran bakan bu gözlerin babam olduğunu düşünüyorum.Evet baba,ben geldim.Yeni hayatımız için buradayım.Şu yan tarafta ağlayan veletlerden sana konsantre olamasamda baba,seninle kucaklaşmak için oldukça heyecanlıyım.
Hemşire,beni anneme götür lütfen.Koridor ne kadar sakin,şu çiçeklerin önüne yığıldığı kapı annemin odası.İşte görmek istediğim manzara babam annemin elini tutmuş ve heyecan içinde beni kucaklamayı bekliyor.Geliyorum baba,hey o Iron Maiden tişörtü mü?Çok yakışmış.Şimdilik ben Winnie'ler ile idare etmek zorundayım baba sonra beraber takılırız.Şimdi sarılalım,güvenli kollardayım.Merhaba baba...
2.GÜN
4.GÜN
2.GÜN
Konuşmalardan anladığım kadarıyla bügün evimize gidebileceğiz.Doktorum detaylı bir şekilde beni muayene ettikten sonra bomba gibi olduğuma kanaat getirdi.O an annemin ve babamın yüzündeki mutluluk bütün odanın içini pozitif bir enerjiyle doldurdu.Babam devamlı anneme öpücükler konduruyor.Bana da kırılacak eşya muamelesi yapmasa daha mutlu olacağım gerçi.Üzülme baba,zamanla öğreneceksin.Hem daha aktiviteli günler ikimizi bekliyor,örneğin altımı değiştirme.Biliyorum bu anların gelmesini heyecenla bekliyorsun(!)
Hareket zamanı,işte şimdi gidiyoruz.Hoşçakal doktor,hoşçakal hemşire,hoşçakalın küvezdeki rakiplerim;üniversite sınavında görüşürüz.
Dünya;ben geldim.Annemin masallarda anlattığı kadar güzel bir yer olup olmadığına zamanla karar vereceğim.Güneş tenimi ısıtmaya başladı bile,yemyeşil ağaçları görüyor,kuşların sesini duyabiliyorum.Bunun yanısıra bulutlar değişik hayvan şekillerine benziyor.İşte bir kaplumbağa ve şurada bir fil var.Hayallerim gibi gökyüzü de devir-daim yapıyor.Arabaya biniyoruz.Sanırım anneannem ve babaannem bu an için ömürlerince beklediler.Ben onlara hediyeyim.Birazdan dedelerimle de tanışacağım.Umarım severler beni,sevilmeyecek gibi de değilim hani.
Evim,evim güzel evim.Aslında annemin karnındayken oldukça yakın ilişkilerimiz olmuştu.Gelmediğim yer değilsin ama mobilyalarımızı,duvarların rengini hep merak ediyordum.Çok zevkliyiz ailece.Tam bana göre bir ev az ama öz eşya.Gerçi bir süre sonra dekorasyon diye bir düzenek kalmayacak bu evde.Ben yürümeye başladıktan sonra evdeki eşyaları tren gibi dizmek zorunda kalacaksınız,orta sehpanız olmayacak.Malum karıştırma potansiyelim yükselecek.Düşme,atlama,sıçrama,yuvarlanma risklerim de artacak.Eski hayatınızı özleyebilirsiniz ailem ama bensizliğe dayanamazsınız artık çünkü tanıştık.
Bu koşturmaca içerisinde çok yoruldum ve acıktım.Anne kokteyl sütümü içip,uyumam için yardımcı olursan uyandığım zaman gülücükler saçmaya çalışacağım.Babama da söyle müziğin sesini açsın en sevdiğim şarkı çalıyor-Aimee Mann,Save Me-
Yaşasın Uyku.
3.GÜN
Gece uyuyamadık pek.Benim gaz sancım oldu,biliyorum bu konuda sizi 3-4 ay sıkıştıracağım.Babamın şevkatli elleriyle sırtımı sıvazlayışı ve duyduğu sesler karşısındaki memnuniyeti anlatmakla ifade edilemez sanırım.Sağol baba,gerçekten oldukça rahatlatıcıydı.Uykusuzluk bugün her halinizden belli oluyor.Elimde olsaydı ninni söylerdim size ama malum konuşamıyorum. Babam ilk günden anneme yardımcı olacağının işaretlerini verdi.Bu denli sevgi ve şevkat dolu davranan insan ancak benim babam olabilirdi.
Bugün hoşgeldine gelenlerin sayısında artış var.Üzerime merkez bankası altınlarından takıp takıştırıyorlar.Elimden geldiğince gülümsemeye çalışıyorum,ne kadar güzel bir bebek olduğumu söylediklerinde annemin ve babamın yüzünde tebessüm oluşuyor,mütevazi bir tebessüm.İşte bu an tüm ömrüm için güzel bir başlangıç.Annemin konuşmaları çok dinlediğini sanmıyorum;devamlı bana bakıyor.İçinden bu güzel varlık benim mi diye geçiriyor biliyorum,bana bakışındaki hayranlığın sebebi bu.
Biz bize kaldığımız zaman dedelerimin konuşmalarına kulak veriyorum:
-Üstadım nasıl büyüteceğiz biz bu ufaklığı? Belli bir süre sonra koşmaya başlayacak,aman düşmesin aman incinmesin diye peşinde dolaşacağız.
-Sorma üstadım zor tabi ama düşe kalka büyüyecek ki hayata karşı dayanıklı olsun.Hem büyümesinin tadını çıkartmalıyız yoksa diğer türlü devamlı tetikte yaşarsak,keyfine varamayız.
Üzerimde derin bir sevgi yumağı var.Torun evlattan tatlıdır dermiş atalarımız,en güzel anılarım siz ailem tarafından sevildiğim her an ile dopdolu olacak.Sizin beni sevdiğiniz kadar ben de sizi seviyorum.Bana yön verirken oldukça dikkatli olmalısınız.Hayat denen yolun çetrefilli olduğu çok açık.Bu nedenle beni sakın fanusun içerisinde yetiştirmeyin.Çünkü o fanusu gerçek hayat zannedip,sonra dünyaya kendime gelir gibi geldiğimde Küçük Prens durumuna düşmeyeyim.Yetiştirdiğim herşeyin kendime ait olduğunu düşünmeme ve fazla sahiplenmeme izin vermeyin.Bileyim ki kayıplarım olabilir mühim olan kayıplarımdan sonra ayakta durabilme kabiliyetim.Eğer böyle davranabilirsem,ömrünüz boyunca benim için endişelenmenize gerek kalmayacaktır.Beni yetiştirirken zaman zaman size stratejik açıdan yardımlarım olacak ya da asi davranacağım.Sizler için tek dileğim tüm yetişme evremin size kolay gelmesi.
Anne ne yapacağını şaşırmış bir haldesin tedirginliğin yüzünden okunuyor.Sıkma kendini,içindeki dürtülere güven.Seni doğru yönlendirecek ses aslında derinde senin kalbinde.Babamın elini tutmaya devam et,o seni hiç ama hiç yalnız bırakmayacak.
Bu evde şu an müzik eksik,babamın şarkılarına dedem dayanamadığı için dinleyemiyoruz.Biraz daha büyüdüğüm zaman birlikte ortalığı ayağa kaldırırız baba.Şimdilik dedemin kanunlarıyla gönlünü hoş edelim,sonra kendi bildiğimizi okuruz.
Bu sene yaz tatili planlarına ben de dahilim.Hiç korkmayın.Beni de tatile götürün.Mikrop kapmasın diye aylarca güneş yüzü görmeyen çocuklardan olmayayım ben.Dünya küçük bir çöplükse,o mikroplara ihtiyacım var unutmayın.
Bugün yine çok yordunuz beni,şekerleme saatim geldi. Uykularım bölük-pörçük.Olabildiğince uyumalı ve hızlıca büyümeliyim.
4.GÜN
Sabahın ilk saatleri…Bugün babam işe gidecek,annem ve ben başbaşa kalacağız.Aslında gitmesini hiç istemiyorum ayrılık adı verilen bir duygu çörekleniyor minicik yüreğime.Dün gece çok fazla uyuyamadık.Sanırım bir süre daha kişisel eziyetlerim devam edecek.İsteyerek yapmıyorum ama doğam gereği böyle davranmak zorundayım.Mesela şu an açım,bu nedenle çığlık çığlığa ağlamam lazım ki dikkat çekebileyim.Yarı uyur,yarı uyanık halde etrafımda dolaşırken siz,isteklerimi yerine getirmenizi keyifle izliyorum.Bir nevi evrensel bebek krallığı ismini verebiliriz dünyama.
Babam kucakladı beni,sanırım dördüncü günümüzde de beni koklamadan duramayacak.Sen de çok güzel kokuyorsun baba.Bu acaba parfüm mü orjinal kokun mu henüz ayırt edemedim ama eğer orjinalse umarım sana çekmişimdir.Hayranlarıma hızlıca tesir edebilirim.Tabi bunun için büyümeyi beklemek zorundayım.Şu an kendime has kokularım oldukça tehlikeli karışımlar ihtiva ediyor.Genel anlamda kaçma duygusu uyandıran doğal kokular.Ama senin ve annemin bu kokulara maruz kalıp isyan ettiğini görmedim hiç.Farkındaysanız seviyorsunuz beni.
Anneme doğru sevkiyat işlemim başlamış durumda.Kucağında göz temasındayım.Kendimi açık büfede hissediyorum şu an ama menü hep aynı,tek tip beslenmeyle bir süre daha idare etmek zorundayım.Yemek işleminden sonra babamın kahvaltı için açtığı şarkıları dinleyeceğiz.İtiraf etmeliyim ki bu eve girip çıkan herkesin arasında en zevkli kişi;babam.Seni anlamıyorlar babacığım ama ben anlıyorum sen farklısın.Annemin seni seçme sebeplerinden biri de bu.Senin çok farklı ve özel oluşun.
Ortam kalabalık olmaya başladı,genlerimin parçaları yavaş yavaş geliyor.Annemin desteğe ihtiyacı var.Benimle yalnız kalmaya korkuyor bakışlarındaki tedirginlikten anlıyorum bunu.Birde nefesimi saymaktan vazgeçse daha sağlıklı bir insan olacak.Bu paranoyalarını zamanla aşacaksın anne.Kahvaltını yapsan iyi olur,tek tip beslenme için bana lazımsın ve senin de güçlenmen lazım.Hayatımız için,bizim için…
Babam gidiyor,mis gibi bir koku dağıldı ortama yine.Öpücüğümü de aldım.Annem kalktı.İşte güzel bir an ;sevgi dolu bir öpücükte anneme.Babamın bize değer verme ve sevme şekli oldukça içten. Annem de ilk günkü kadar aşık görünüyor babama.Birbirlerine bakarken gözlerindeki ışıltı benim bile gözlerimi kamaştırıyor.Bu işin en güzel yanı;benim meyve oluşum.Kendimle gurur duyuyorum.
Akşama görüşürüz baba.
Evrensel bebek krallığımda yeni bir gün daha.Şarkıyı değiştirin ya,babam çıkar çıkmaz ne bu???
5.GÜN
5.GÜN
Her yeni gün benim için değişik bir macerayla başlıyor.Annem minik dolabımın karşısına geçmiş bana ne giydireceğini bulmaya çalışıyor.İlla ki renk uyumu olan bişeyler giymeliymişim.Ben bu kılık kıyafet işlerinde annemden uzak dursam iyi olacak.Gözlerinde bu konuda hafif bir psikopatlık sezinliyorum.
Ara ara gelip parmaklarımı öpüyor,uzun uzunmuş parmaklarım.Tüm bebekler için aynı şey söylenir zaten.Hepimiz o ilk dönemlerde piyanist olma yolunda ışık saçarız.Gelin görün ki gelecek hiç düşünüldüğü gibi olmaz.Olsun, annem benim piyanist olma hayallerimi taşıyorsa neden onu üzeyim ki,şimdilik...
Offf,çok sevimli oldum yine.Ben sevimli değil yakışıklı olmak istiyorum.Bu kıyafetler benim çekiciliğimi komple öldürüyor.Şöyle bir albenisi olduğu gerçek ama;sevimlilik ilgi ve alakayı katlıyor.Şu kafama taktıkları ne kadar gereksiz bişey ya,saçım yok ki zaten.Dertliyim,efkarlıyım bugün.Krallığımda istediklerimi yaptıramayacak durumdayım.Bu konuyla ilgili fikrimi beyan edecek cümleleri kurmama yıllar var.Tepinsem ne fayda!
Gözüm televizyona ilişiyor ara ara.Şu ana kadar hiç iyi bir haber duymadım.Ne sorunlu bir ülkede dünyaya gelmişim yahu.İnsanların gülümsemesine vesile olacak o kadar az şey var ki.Anlamıyorum,anlamlandıramıyorum.Televizyona bakarken herkes mutsuz.Kapatın izlemeyin şu kutuyu.Benimle ilgilenin,emin olun en azından sizi gülümsetebilirim.
Bu tarz sesler evimizin içine doluştukça,sokağa çıkmaya çekinir hale geleceğim.Sanki beni dışarda kara bir delik bekliyor da ben oluşan girdapta kaybolacak gibiyim.Ama bir yandan düşününce de babam her sabah kalkıp bu girdaba sürükleniyor,akşamları döndüğünde yorgun olsa bile hayatın bu temposunu garipsemiyor.Her zaman evimize,bize dönebilecek gücü kendisinde bulabiliyor.O zaman ben de babam kadar güçlü olabilirim.Rehberliğimi yaparsa neden olmasın...
Bugün annemin müziklerini dinleyeceğiz az önce bana birkaç öneriyle gelmişti.Zevklerimiz uyuşmasa da anne,fena değil dinlediklerin.Sanırım değişik türlerde müzik zevkine sahip olacağım.Etkileyici olmanın bir yolunu daha keşfetmiş bulunuyorum.Yüzüme bakıp gülüyorsun anne ama bil ki benim sırıtışım tamamen muziplikten.Zaman geçtikçe değişik stratejiler geliştireceğim.Evet,evet ben tam bir stratejistim...
6. VE 7.GÜN
6. VE 7.GÜN
Bugün biraz halsiz uyandım.Neyim var bilmiyorum ama babam ateşimin yükseldiğinden bahsediyordu.Annemin her halinden paniklediği belli oluyor.Babam anneme göre daha soğukkanlı duruyor.Doktorla görüşüyorlar.Yapılması gerekenleri anlatan doktoru dinlerken babam,annem panik halinde dolaşmaya devam ediyor.Anne dur artık,sana bakmaktan başım döndü.Beni odama götürüyorlar,annem beni giydiriyor.Sakın o şapkayı takma,offf ya yine mi karizmam dağılacak.Neyse bunlarla uğraşacak durumda değilim zaten.
Yine dışarı çıkıyoruz.Merhaba dünya,güneş ne güzel parlıyor böyle.Bu defa dünyanın güzel yönlerini görmeye çalışacağım.Nefes almamız kolaylaşsın diye bir sürü ağaç var çevrede. Yeşilliklere bayıldım.Kuş sesleri de günü güzelleştiren diğer bir faktör.Şu kuşların neye benzediğini bir görebilsem ama annem o kadar korumacıki etrafıma bakamıyorum bile.Arabamıza biniyoruz.Baba bana araba kullanmayı öğretmelisin mutlaka.Ne kadar çok insan var sokaklarda.Herkes koşturmaca içerisinde.Ama bugün tamamen gülümseyenlere bakacağım.Mutsuzlar ordusu,hastalığıma ilave yapmasın.İşte şurada bir çift var,elele tutuşmuşlar.Birbirlerini sevdikleri gözlerinden okunuyor çünkü gülümsemelerine yansıyan gözlerinin ışıltısını görebiliyorum.Aşk güzel şey.Biraz ileride elma şekeri yiyen çocuk ne kadar da mutlu.Babasına koşuyor,kucaklıyor babası sevgi böyle bir şey.Ben de yürüyeceğim bir gün.O zaman kimse beni tutamayacak.Diğer tarafta yaşlı dedeler oturmuş sohbet ediyolar,ama gülümsüyor hepsi.Dedelerin yüzüne yayılan enerji onları olduklarından daha genç gösteriyor.Eski topraklar.
İşte hastane..Biraz sonra doktorumla kucaklaşacağım.Geçen haftadan bu yana yüzyüze görüşemedik özlemiştir beni.Güzel bir doktor yardımıyla doğmuş olmaktan ne kadar gurur duysam az.Bakalım sağlığımla ilgili neler diyecek.Annemin yüzüne bugün gördüğüm gülümsemelerden yayılsın istiyorum.Mutsuzluğunu sevmiyorum.Kontrolüm bitiyor.Birşeyim yokmuş,normal düzeyde bir ısı artışı.Ben gülerek hararet yapmış olduğumu söylemek istiyorum ama hala konuşamıyorum.Bu sevinçli haber üzerine ailece sarılıyoruz.İşte bu;iyiyim...
ERTESİ GÜN
Bugün hikayemin son günü,aslında anne karnındaki dakikalarımdan başlayarak anlattığım tüm hikayem benim için asla gerçek olmayacak kadar güzeldi.Oysa ben anne ve babasının kimliği tespit edilememiş,çocuk esirgeme kurumuna sevk edilmiş kimsesiz bir bebeğim.Burada büyüyeceğim veya beni gerçek anlamda sevip sevmediğini kestiremeyeceğim insanların yanına evlatlık verileceğim.Eğer beni tanıma şansları olsaydı annem ve babamın beni bu derece çok seveceğine inandırırdım kendimi aynı anlattıklarım gibi.Hikayemi yazdım,yazdığıma inandım.Gerçek yaşamımda bunların hiçbiri olmayacak.Ama büyüdükçe hayatın benden aldığı eksiklikleri yine güneşin doğuşunu ya da kuşların ötüşünü ya da bir annenin gülümseyişini gördüğüm zaman bir nebze olsun unutacağım.Bugün benim dünyaya gözlerimi açışımın 7.günü.Bugün benim için diğer günlerden farksız.Bugün benim için umut nerede ya da umutlarımı daha doğar doğmaz kim çaldı bilmiyorum...
SON